Telefon: 0544 364 14 64
Adres: Şerefiye mah Ekin sokak No:2/3 Merkez Düzce

Alerji Tanı Testleri

Alerjik hastalıklarda iyi alınmış klinik öykü ve fizik muayene çoğu zaman tanı koymak için yeterli olmaktadır. Ancak öykünün yeterli olmadığı durumlarda, ayırıcı tanı yapılabilmesi için ve özellikle tetikleyicilerin saptanması için alerji tanı testlerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Alerji tanısında kullanılan testler aşağıda yer almaktadır:

  • Solunum fonksiyon testi
  • Bronş provokasyon testi
  • Deri prik testi
  • Serumda spesifik IgE ölçümü
  • Deri yama testi
  • Besin provokasyon testi
  • İlaç provokasyon testi

 

Solunum fonksiyon testi (SFT):

Astımlı hastalarda yapılan en önemli testlerden birisidir. SFT astım tanısının konulmasına yardımcı olmasının yanı sıra astım şiddetini belirlemede ve hastanın uzun süreli takibinde çok önemlidir.

SFT deneyimli bir kişi tarafından yaptırılmalıdır. İşlem sırasında kişiye derin bir nefes aldırılır ve hızla nefesini vermesi istenir. Bu esnada yapılan ölçümler astım tanı ve izleminde kullanılır.

Kliniğimizde SFT yapılmaktadır.

 

Bronş Provokasyon testi (BPT):

Astım tanısı için rutin kullanılan bir yöntem olmamakla birlikte, astım düşündüren belirtileri olan ancak solunum fonksiyon testleri normal sınırlarda olup astım tanısını desteklemeyen hastalarda yapılır. BPT ile kişide hava yolu duyarlılığının olup olmadığı araştırılır. Astımlı hastalarda hava yolu duyarlılığı artmıştır (keskin koku, soğuk hava, egzersiz, enfeksiyon hava yollarında daralmaya neden olabilir). Deneyimli bir kişi tarafından uzman gözetiminde yapılmalıdır. Test metakolin veya histamin gibi ilaçlarla ya da egzersiz ile yapılır. Hangi yöntemin seçileceği doktorunuz tarafından belirlenecektir. İlaçlar belli aralıklarla ve artan dozla hastaya solutulur ve her doz sonrası SFT yapılarak hava yolu duyarlılığı olup olmadığına bakılır.

Kliniğimizde bronş provakasyon testi yapılmaktadır.

 

Deri prik testleri:

Deri prik testleri alerjik hastalık tanısını koymak için değil, astım, astım, alerjik rinit ve egzema gibi alerjik hastalık tanısı alan hastalarda tetikleyicileri (alerjenler) belirlemek için yapılır. Hastanın yaşı, belirtileri ve yaşadığı çevrenin özelliklerine göre seçilen alerjenler ile yapılır. Alerji prik testleri yenidoğan döneminden itibaren her yaşta yapılabilir ancak klinik endikasyon olmadan yapılması doğru değildir. Test küçük çocuklarda sırt bölgesine, büyük çocuklar ve erişkinlerde ön kolun iç yüzüne uygulanır. 20 dakikada sonuç verir. Arı alerjisi tanısında da ilk basamakta deri prik testleri uygulanmaktadır.

Kliniğimizde deri prik testleri yapılmaktadır.

 

Serumda alerjene özgün IgE ölçümü

Alerjeni tespit etmede deri prik testleri serum spesifik IgE ölçümüne göre daha hassastır. Ancak deride yaygın döküntülerin olması, ilaç kullanımı veya şiddetli alerjik reaksiyon öyküsü olması gibi durumlarda serumda alerjene özgü IgE ölçümü yapılabilmektedir.

Dış merkez laboratuvar aracılığı ile kliniğimizde alerjen özgün IgE ölçümü yapılmaktadır.

 

Deri yama testi:

Deri yama testleri özellikle egzema şikayeti ile başvuran hastalarda tetikleyicinin belirlenmesinde faydalı olabilmektedir. Şüpheli alerjenler özel kutucuklar içerisine standart miktarlarda konularak sırt bölgesine yapıştırılır. 48-72 saat sonra test sonucu değerlendirilir.

Kliniğimizde deri yama testleri yapılmaktadır.

 

Besin provokasyon testi

Özellikle bebekler ve küçük çocuklarda besin alerjisi sık görülmektedir. Ancak besin alerjisi tanısı için hem klinik hem de laboratuvar bulguların birlikte kullanılması gerekir. Yanlış tanı konulması gereksiz diyet uygulanması ve bunun sonucunda büyüme-gelişme geriliğine yol açabileceği gibi, tanı konulamaması ölümcül alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu nedenle besin alerjisinde doğru tanı konulması çok önemlidir. Besin alerjisi tansında ilk basamak laboratuvar tanı yöntemi deri prik testleridir. Ancak deri testinin tek başına pozitif olması her zaman tanı için yeterli değildir. Çoğu zaman besin provokasyon testlerine ihtiyaç olmaktadır. Besin provokasyon testleri genellikle aşağıdaki amaçlarla yapılmaktadır:

  • Besin alerjisi tanısını koymak
  • Besin alerjisini dışlamak
  • Besin alerjisinin geçtiğini göstermek

Besin provokasyon testinde kişinin alerjisinin olduğu düşünülen besin çok düşük dozlarda başlanır ve 20-30 dakika aralıklarla artarak verilir. Bu süre alerjik hastalığa göre daha uzun olabilir. Test sırasında alerjik reaksiyon gelişmesi durumunda test sonucu pozitif kabul edilir ve o besin diyetten çıkarılır.

Kliniğimizde besin provokasyon testleri uygulanmaktadır.

 

İlaç provokasyon testi

İlaç alerjileri daha çok erişkin yaş grubunda görülmektedir. Ancak çocukluk çağında da ortaya çıkabilmektedir. Özellikle döküntülü hastalıkların çocuklarda daha sık görülmesi nedeniyle, çoğu zaman enfeksiyona bağlı gelişen döküntüler ilaç alerjisi olarak yorumlanmakta ve hastalara ilaç alerjisi tanısı konulmaktadır. Bu durum etkili ilaçların kullanılmasını önlemekte ve daha az etkili ve pahalı ilaçların kullanılmasına yol açabilmektedir. Bu nedenle doğru tanı konulması çok önemlidir.

İlaç alerjisi tanısında kullanılan ilk basamak testler deri testleridir. Ancak bazı ilaçlarla deri testi yapmak yeterli olamamaktadır. Ayrıca deri testinin negatif olması da ilaç alerjisini dışlamamaktadır. Bu durumlarda ilaç provokasyon testi uygulanmaktadır. İlaç provokasyon testi alerji uzmanı gözetiminde yapılmalıdır. Tıpkı besin provokasyon testinde olduğu gibi şüphelenilen ilaç çok düşük dozlarda başlanır ve doz giderek artırılır. Test sırasında alerjik reaksiyon gelişmesi durumunda o ilaca alerji var kabul edilir. Hastaya kullanmaması gereken ilaç listesi ve kullanabileceği alternatif ilaç listesi verilir.

Kliniğimizde ilaç provokasyon testleri uygulanmaktadır.